top of page

Sertbest Radikaller Nedir?

Güncelleme tarihi: 1 Ağu 2020

Serbest radikaller; nefes almak, yemek yemek gibi doğal ve yaşamsal fonksiyonlarımızın neticesinde bile vücudumuza giren; başta DNA’mız olmak üzere biyolojik sistemimizin yapı taşlarına zarar veren kararsız yapıdaki moleküller bütünüdür. Oksijen gibi elementler vücudumuza girdiğinde çiftlenmiş elektronu olmayan iki ayrı atoma ayrılır. Elektronlar ise daima çift halde bulunmak ister. Dolayısıyla serbest radikal olarak adlandırılan bu tekil elektronlar kendine bir çift bulmak için vücuttaki sağlıklı hücreleri tarayıp sağlıklı hücrelerden elektron çalarak biyolojik açıdan oldukça zarar verirler. Hücreleri, proteinleri ve DNA’yı yıpratan bu süreç hastalıkların başlıca sebebi olduğu gibi, yıprattığı proteinlerden biri olan kolajen kaybı ile birlikte hızlı yaşlanmanın da önemli sebeplerinden olacaktır.


Avokado, Maydonoz, Brokoli, Lahana
Sertbest Radikaller Nedir?

Peki serbest radikallerden kurtulup genç kalarak sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün mü? Bu sorunun cevabına aslında hem evet hem hayır diyebiliriz. Serbest radikallerden kurtulamayız çünkü yediğimiz yemekte, içtiğimiz suda, aldığımız nefeste dahi bulunurken bu canavarlardan kaçmak mümkün değildir. Ancak serbest radikaller ile daima savaş içerisinde olan, sağlıklı hücreleri korumakla görevli çok çeşitli moleküllerimiz bulunur: Antioksidanlar! Adeta vücudumuzu savunan bir ordu gibi sağlıklı hücrelerimizi serbest radikallerden kurtarmakla görevli bu molekülleri vücudumuz ürettiği gibi, besin takviyeleri ile güçlendirmek de mümkündür.



Yediğimiz meyveleri, sebzeleri düşünün. Bundan 50-60 yıl önce yediğimiz doğal, sağlıklı besinler yüksek orandan antioksidan barındırıyorken günümüzün sağlıksız koşullarında bu oran neredeyse serbest radikaller ile başa baş konuma gelmiştir. Serbest radikaller dediğimiz zararlı moleküller bu denli fazla olduğu için de vücudumuzun ürettiği antioksidanlar bu savaşta tek başına yeterli olmayacaktır. Sağlıklı kalmak adına vücudumuzun içerisinde yaşamımız boyunca durmaksızın verilen bu mücadelede antioksidanların desteğe, mevcut antioksidanları güçlendirecek bir öndere ihtiyacı vardır. Bu desteği aslında yine vücudun içinden, çok da yabancı olmayan bir molekül karşılayacaktır: Glutatyon! En güçlü antioksidan olan glutatyon vücutta oldukça az üretilmesine rağmen serbest radikallerin en büyük düşmanıdır. Glutatyon bir antioksidan olmasının yanı sıra mevcut antioksidanlara da destek vererek onları güçlendirir ve serbest radikallerin vücuttan atılmasına katkı sağlar. Ancak ne yazık ki vücudumuzun ürettiği glutatyon yaşımız ilerledikçe yetersiz kalır ve bu sebeple vücudun bağışıklık sistemi gün geçtikçe zayıflar.

Glutatyon vücutta depolanamaz! Üretildiği anda serbest radikaller ile mücadeleye başlar ve günün sonunda vücut tamamını tüketir. Başta kolajen proteinleri olmak üzere biyolojik sistemimizin bütününe tehlike arz eden serbest radikaller ile savaşmak için vücudumuzun günlük 500mg glutatyona ihtiyacı vardır. Bu takviyeyi doğal besin yollarıyla karşılamamız mümkün olmadığından; serbest radikaller ile savaşması için mutlaka bir glutatyon takviyesine ihtiyacımız olacaktır!

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Opmerkingen


bottom of page