Kolajen, vücutta tek başına en bol yapısal bileşen bulunduran proteindir. Vücudun formunu koruyan matrisi sağlar ve özellikle cildin sıkılığını, elastikiyetini ve yapısını korur. 30 yaşından sonra vücuttaki kolajen üretimi %2 oranında düşer. Menopoz döneminin ilk 5 yılında ise kolajenin yaklaşık %30’u kaybedilir. Bu yazımızda sizlere kolajen takviyesi almaya karar verdiğinizde bakacağınız 5 özelliği listeleyeceğiz.
Sıvı kolajen tercih edin: Kolajen takviyeleri tablet, kapsül, toz, sıvı halde bulunabilmektedir. Kolajen dışardan takviye olarak alındığında öncelikle sindirim sisteminde yapıtaşı olan aminoasitlere parçalanır ve aminoasit olarak kana karışır. Bu işlemi kolaylaştırmak için ise kolajenin biraz daha parçalanmış hali olan hidrolize kolajen içeren takviyeler geliştirilmiştir. Biyoyararlanımı artırmak adına ideal olan hidrolize, peptid kolajenler ve likit formların tercih edilmelidir. Bu formdaki kolajenler vücut tarafından daha verimli kullanılabilmektedir.
5000 mg kolajen yeterlidir: Sektördeki kolajen firmaları çoğunlukla 5000 veya 10000 mg kolajen kullanmaktadır. Peki hangisini tercih etmeliyim diyorsanız bu açıklamamızı dikkatle okuyabilirsiniz. İnsan vücuduna dışarıdan alınan kolajen takviyesi 5000 mg üzerindeki her miktar, 5000 mg kolajen kadar etki göstermektedir. Günlük ihtiyaçta vücut daha fazlasına ihtiyaç duymamaktadır ve kolajeni depolamadan vücuttan atmaktadır. Dolayısıyla kolajen takviyesi almaya karar verdiğinizde 5000 mg kolajen takviyesi tercih edebilirsiniz.
Cildiniz kuruysa içerikte Hyalüronik Asit arayın: Hyalüronik Asit cildin nemini korur ve kolajen sentezini muhafaza eder, cilde anti-aging açısından katkı sağladığından oral kullanım ayrıca faydalıdır. Hyalüronik Asit ve kolajenin daha yüksek seviyelerde bulunması, daha yumuşak, daha nemli ve canlı bir cilt anlamına gelir.
Kaynağını öğrenin: Sığır kolajeni, vücuda daha çok etkisini gösteren ve daha güvenli bir kolajendir. Balık kolajeninin ana maddesi balıktır. Günümüzde denizlerin temizlik oranı gittikçe azalmaktadır. Balıklar incelendiğinde, vücutlarında plastiklere dahi rastlanmıştır. Bu sebeple, civa gibi ağır metallerle kirlenmiş balıklardan elde edilen kolajenlerden uzak durulmalıdır. Güvenilir ve belgeli firmalardan ürün almak bu noktada içimizi biraz daha rahatlatacaktır. Sığır kolajeninde zararlı maddeler bulunması balık kolajenine göre çok daha azdır. Fakat elbette sığır kolajeni alırken de ürünü alacağınız markanın güvenilir olmasına dikkat etmelisiniz.
İhtiyacınız olan kolajen Tip’ini edinin: Kolajenler en bilindik olarak Tip 1,2 ve 3 içerir. Aslında birçok Tip bulunmaktadır. İnsan vücudunda en bol bulunan kolajen Tip 1 kolajendir. Tip 1 kolajen birçok tendon, bağ doku ve korneada bulunmaktadır. İnsan cildinin %75'inde ana bileşen olarak bulunmaktadır. Geriye kalan kısmını ise tip 3 kolajen oluşturmaktadır.
Comentários